8 Kasım 2007 Perşembe

TIGER HASTA ÇORBASI TASTA



Bugün öyle yorucu bi gündü ki bütün gün taş taşımış gibiyim adeta. Tiger'ın aşı vakti geldide geçiyordu bile o yüzden zor da olsa aşıya götürmem gerekiyordu. Oysa Tiger doktora gitmekten hiç hoşlanmaz, çantasına girmemek için mücadele eder en sevdiği insanı beni çizer ısırır canından bezdirir neticede çoğu zaman pes ettirir ve gitmekten vazgeçerim. Ama bugün mücadeleyi ben kazandım. Bir kez çantasından kaçtı evde fellik fellik koşturttu beni ama ikinci yakalayışımda zor bela çantasına girdirdim guruldaya guruldaya.
Doktora ulaştığımızda sinmiş görünüyordu. Ta ki onu çantasından çıkarana dek. Öyle bir tısladı öyle bir miyavladıki hem hekim hemde yardımcısı tırsıp bir adım geriye adım attılar. Omuzlarıma çıktı tırnaklarını geçirdi. İndirebilmek ne mümkün. O kadar çaresiz kaldımki uğraş didin inmiyo omuzlarımdan. Bir yandan canım acıyo bir yandan aşı yapılması gerekiyo bekliyorlar ağlamama ramak kalmışken zorla kopardım patilerini vücudumdan. Muayene masasına indi fakat el sürdürmüyor bir türlü. Anestezi vermek zorunda kaldılar. Hem ultrason bakıldı hem muayene hem aşı. İdrar yollarını üşütmüş Tiger. Bunun olacağını tahmin edip kaloriferlerin artık yanması gerektiğini ve Tiger'ın üşüdüğünü ve hasta olabileceğini yönetici Leyla ablayı arayıp söylediğimde kahkahalar atmıştı. Acımasız insanoğlu işte. Dünyada sadece kendi hayatlarının varlığını önemseyip diğer mahlukata bu denli ilgisiz insanları anlayamıyorum.
Tiger'ı baygın bir şekilde eve getirdim. Annem gördüğünde ağladı. Ayıcıklı minderini ve yastığını hemen altına koyup üzerini örttük. Tiger'a hiç yakışmıyordu bu duruş çok hüzünlüydü anlatamam. Telefonum çalınca odama konuşmak için geldiğimde akşama kadar baygın kalacak denilen Tiger sürünerek bana ulaşmaya çalışıyormuş hemen müdahele ettik tabi. Meğer kucağımda uyumak istemiş ayağa kakınca anında yere düşüyordu bacakları tutmadığından. Kucağımda uyudu uzun bir süre. Bugün yönetici kedinin kaloriferin yandığından hoşnut olup olmadığını sordu. Kalorifer yanmasına yandı ama olanda oldu. Şimdide sıcak kaloriferin üzerindeki minderde hala uyuyo sabah kendine gelir inşallah.
Bir diğer tuhaf nokta ise ödediğimiz tutardı. Hekim bize tedavi için bir kaç ilaç verdi, 2 aşı yaptı, muayene yaptı, ultrason çekti. Sonuçta ise çok fahiş bir fiyat aldı.Tiger'a feda olsun ama, benim kızdığım şey insan muayene ve ilacının özelde dahi bu kadar tutmayacağı. İstanbul'da veteriner hekimin arkadaşım olmasından mı kaynaklanan avantajım vardı acaba. Yoksa fırsatçılıkmı yapıldı. Üstelik bu hekim hanımın hayvanları sevdiğine dair en ufacık bir gösterge bile yoktu davranışlarında. Belkide yanılıyorumdur. Bu memketetin veteriner hekimlerinin karekterisitik özelliğidir kimbilir.
Tiger, umarım bir an önce iyileşir ve yine evde deliler gibi koşturup sonrada koltukları tırtıklarsın söz kızmayacağım sana bir süre :(

2 yorum:

Goksu dedi ki...

Uyyy... yerim ben o tiger'i ...ciddiyim , mincirirm bi de:)Kedi alayim istedim ama benim gibi seyahati bol olan birine kedi pek iyi gelmez diye karar verdim, yazik hayvan evde deli cikar o kadar yanlizliga...

Gecmis olsun tiger'a, simdi iyilesir hemen insallah ve yine senin tepende gezer merak etme:)

Aymen dedi ki...

Evcil hayvan bakımı gerçekten sorumluluk istiyor iyi düşünmek lazım bazı şeylerin kısıtlanıyor ama gülü seven dikenine katlanıyor. Çalışırken Tiger evde yalnız kalıyordu bu yüzden gündüzleri uyuyup gece deliriyodu ben döndüğümde. En fazla 2-3 günlük tatillere çıkmak durumunda kalıyosun aksi halde bunalıma giriyo. Şimdi daha rahatım ben olmadığımda en azından ev ahalisinden bir kişi oluyor evde. Yinede Tiger ı düşünmekten rahat rahat tatil yapamıyorum.
Herşeye rağmen değer. hayvan sevgisini sanırım cenab-ı hak herkese nasip etmemiş. Gerçekten güzel bi duygu. İnsan haricinde bir canlıyı sevmek ve onun seni sevmesi. Hadis i şerif te olduğu gibi " hayvan sevgisi cennete girmeye bir vesiledir" demek bu kadar önemli.